Yeni Yıl ve Yeni Başlangıçlar… Mı ???

Kesinlikle bu yıl kilo vereceğim, hatta ilk üç ayda 5 kilo !…
Yeniden spora da başlayacağım. Koşacağım, yüzeceğim. Hatta daha erken uyanıp yapacağım hepsini!…
Sigara içtiğim son 12 gün artık! Yılbaşında saat 23:59 oldu mu söndürüyorum şu mereti!…
Daha çok kitap okuyacağım bu yıl…, Seyahat edeceğim daha çok…
Para da biriktireceğim. Çok istediğim o arabayı da bu yıl bitmeden alacağım…
Yeniden üniversite okuyacağım… Bisikletle gezeceğim.. Yemek kursuna başlayacağım…
Kendime, aileme, çocuklarıma daha çok vakit ayıracağım…
…

Yapacağım, yeni yılda !

Yeni yıl, yepyeni başlangıçlar, kararlar ve şüphesiz umutlar.
İnsanı hayata bağlayanlar tüm bunlar aslında.
Pozitif, olumlu, mutluluk dolu hedefler, istekler, dilekler.
İster en lüks mekanda, ister bir hastane yatağında merhaba diyelim yeni yıla. Dilekler, hedefler, kararlı inanışlar hep umut dolu.

Okulun ilk günü gibi, defterin ilk yaprağı, ilk satırı… Tertemiz, daha yazılmamış, daha yaşanmamış. Özenle yazılacak ilk birkaç cümle gibi.

Ya sonra?

Sayfalar doldukça, açıldıkça, kırıştıkça. Cümleler peşi sıra birbirini kovalayıp, yazmak olağanlaşınca. Kum saatinin daracık boğazından durmaksızın akan tanecikler birbirini kesintisizce kovaladıkça, aynı heyecan devam edecek mi? Aynı istek, aynı kararlılık…

Büyük büyük anlamlar yüklediğimiz yıl, verebilecek mi tüm bu isteklerimizi bize?

Karşılayacağımız, bir anda kendini içinde buluvereceğimiz yıl ile alakalı değil aslında bu sorunun cevabı. Doğrudan bizde saklı yanıtı. Tüm bunları ne kadar istediğimizle ve şüphesiz bu umutlarımızın gerçeklerimizle uyuşması ile de alakalı.

Ama olsun, ne olursa olsun, her yeni başlangıç yeni bir umut!
En kıymetlisi içimizden, zihnimizden ve en önemlisi kalbimizden o heyecan dolu umutların hiç kaybolmaması, hedeflerin hiç azalmaması, tükenmemesi.
Şairin dediği gibi; “o umutların çokluğu bahar, yokluğu hazan…”

Pırıl pırıl heyecanlarla karşılayacağımız, çok mutlu bir yıl olsun hepimize.